ABDÜLHAMÎD HÂN II - 5
İkinci Abdülhamîd hânın güzel ahlâkını, dîne olan bağlılığını, edeb ve hayâsının derecesini, aklını, ilmini, adâletini, millet için durmadan çalışdığını, hiç cân yakmadığını, düşmanlarına bile iyilik etdiğini, masonların aldatdıkları ve maşa olarak kullandıkları satılmışları bile afv etdiğini anlamak istiyenlere, (Mâbeyn baş kâtibi) Es'ad beğin (Hâtırât-ı Abdülhamîd-i hân-ı sânî) kitâbını okumalarını tavsıye ederiz. Ermeni komitecilerin hâzırladıkları ve 21 Temmuz 1323 [m. 1905] günü Cum'a nemâzını kılıp, Yıldız câmi'inden çıkarken patlatılan bir arabadaki sâatli bombadan kurtulunca, binlerce seyirci ve ecnebî diplomatlara karşı, düşünmeden, hemen söylediği şu kelimeler, kalbinin temizliğini, milletin olgun, şefkatli bir babası olduğunu göstermeğe yetişir sanırız: (Kendimce en büyük emel, ehâlînin râhat ve mes'ûd olmasıdır. Bu uğurda, gece-gündüz nasıl çalışıldığı ve gayret gösterildiği ma'lûmdur. Gayret ve hüsn-ü niyyetimin min tarafillah mükâfâtı, şu hâdiseden, hıfz-ı Hudâ ile, emîn olmaklığımdır. Onun için, cenâb-ı Hakka şükr ve hamd ederim. Müte'essir olduğum birşey varsa, asker evlâdlarımdan ve ehâlîden ba'zılarının telef ve mecrûh olmalarıdır. Buna, ilelebed teessüf ederim. Tebe'amın, hakkımda göstermiş oldukları hissiyâta an-samîmilkalb memnûniyyetimi beyân eyler, âfât-i semâviyye ve erdiyyeden masûniyyetleri için düâ ederim).
- devamı var -
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Siz de konuya dahil olmak ister misiniz?
Yorum yazan herkese çok teşekkürler...